NFT: Blok Zinciri dünyasında eşsiz dijital varlık

Son günlerde, "CryptoPunk 2890" adıyla anılan bir NFT eseri 800 ETH fiyatla satıldı, bu da yaklaşık 1.55 milyon dolara denk geliyor ve tarihsel olarak yeni bir zirveye ulaştı. Bu haber, NFT'leri bir kez daha kamuoyunun ilgisinin odak noktasına taşıdı.

NFT'nin açılımı Non-fungible Token'dır, yani fungible olmayan jeton, fungible jetonlar (FT) ile karşıt bir kavramdır. İkisi arasındaki en büyük fark, NFT'nin "eşsiz" ve "bölünemez" özelliklere sahip olmasıdır, bu da NFT'yi gerçek dünyadaki belirli varlıkları temsil etmek için daha uygun hale getirir.

Her NFT, token sözleşmesinde kaydedilen benzersiz tanımlayıcı bilgileri içerir. Bu bilgiler, her NFT tokeninin benzersiz olmasını sağlar, bu nedenle diğer tokenlerle doğrudan değiştirilemez. Bölünebilir ve değiştirilebilir ETH gibi FT varlıklarının aksine, NFT'ler bire bir takas edilemez çünkü hiçbir iki NFT varlığı tamamen aynı değildir.

NFT'nin en büyük özelliği bölünemezliği ve benzersizliğidir. Dünyada tam olarak aynı iki yaprak olmadığı gibi, her NFT'nin özellikleri de eşsizdir. Daha da önemlisi, NFT'nin bu özellikleri, token sözleşmesi tarafından Blok Zinciri üzerinde güvence altına alınmaktadır. Örneğin, eğer bir NFT varlığı Ethereum ağı üzerinde yayımlanmışsa, Ethereum ağı güvenli kaldığı sürece, bu NFT varlığının özellikleri belirli ve değiştirilemez veya silinemez.

NFT'nin bu benzersiz özelliklere sahip olması nedeniyle, genellikle belirli varlıkların dijital temsili için kullanılır ve dijital varlıkların mülkiyetini kanıtlamak için kullanılır. NFT, oyun, sanat eserleri, koleksiyon ürünleri, alan adları, sanal varlıklar, kimlik özellikleri, dijital müzik, dijital sertifikalar gibi birçok alanda ana uygulama alanına sahiptir. Şu anda, sektördeki en temsilci NFT varlıkları arasında CryptoKitties, LAND, NBA Top Shot, Hashmasks gibi popüler projeler bulunmaktadır.

Teknik standartlar açısından, şu anda popüler olan non-fungible token standartları başlıca ERC721 ve ERC1155'tir; bunlar arasında ERC721 en yaygın kullanılan standarttır. NFT'nin kökenlerine baktığımızda, 2017'nin sonlarında önerilen EIP-721 (Ethereum Geliştirme Önerisi 721) ile geri dönebiliriz. İyi bilinen ERC20 standardı ile karşılaştırıldığında, ERC-721 protokolü daha zengin fonksiyonlara sahiptir ve teknolojisi daha gelişmiştir. Bu protokol, Ethereum ağı için değiştirilmesi mümkün olmayan token (NFT) dijital varlıkları için oluşturulan ilk standarttır ve en erken CryptoKitties ve Decentraland gibi projelerde uygulanmıştır.

Önemli bir not olarak, ERC721 standardının CryptoKitties'in baş teknoloji sorumlusu Dieter Shirley tarafından oluşturulup yayınlandığını belirtmek gerekir. Shirley, NFT endüstrisinin kurucularından biri olarak kabul edilmektedir. ERC-721'in uygulama alanları şu anda ERC-20 kadar yaygın olmasa da, işlevleri hâlâ keşfedilmektedir; ancak son iki yılda ERC-721 protokolünün NFT alanındaki gelişimi ve uygulaması önemli başarılar elde etmiştir.

Son zamanlarda, NFT pazarı önemli bir kilometre taşı olayıyla karşılaştı: İngiltere'nin tanınmış müzayede evi Christie's, sanatçı Beeple'ın NFT eserinin müzayedesinde Ethereum ile ödeme kabul edeceğini duyurdu. Bu, NFT dijital varlıklarının yavaş yavaş ana akım yatırım pazarına girdiğini göstermektedir.

Web 3.0 çağına en uygun değer interneti teknolojisi gereksinimlerini karşılayan varlık biçimi olarak, NFT'nin gelecekteki gelişiminde geniş bir perspektif bulunmaktadır. Blok zinciri alanının yanı sıra, NFT'nin gelecekte daha fazla alanda yaygın bir şekilde kullanılacağı ve dijital varlıkların haklarının tespit edilmesi, ticareti ve dolaşımı için devrim niteliğinde değişiklikler getireceği öngörülebilir.