Küresel kaynak dağılımı üzerindeki verileri incelemeye başladım ve bulduğum şey gerçekten rahatsız edici. Dünyanın zenginliği sadece banka hesaplarında yatmıyor—ayaklarımızın altında gömülü, geri kalanımız üzerinde muazzam bir güç kullanan birkaç ülke tarafından kontrol ediliyor.
Rusya, doğal kaynaklar açısından $75 trilyon ile zirvede yer alıyor. Burada Batı'da yaşarken, politikacılarımızın onları şeytanlaştırırken, gaz, petrol ve nadir metallerin büyük rezervlerini gizlice kıskanmasını izlerken acı bir ironi hissetmeden edemiyorum. Doğal gaz tekeli, Avrupa üzerinde öyle bir hakimiyet sağlıyor ki, ne kadar yaptırım uygulansa da bu durum kırılmıyor.
Kendi ülkem, Amerika Birleşik Devletleri, $45 trilyon kaynakla ikinci sırada. Ama dürüst olalım—bu zenginlikler ortalama Amerikalılara fayda sağlamıyor. Şirket devleri kömürümüzü, ağaçlarımızı ve altınlarımızı çıkarırken, politikacılar kampanya bağışlarını alıyor. Yıkılmış madencilik kasabalarını birinci elden gördüm. Zenginlik yukarı akıyor, asla aşağı değil.
Suudi Arabistan'ın $34 trilyon kaynak imparatorluğu belki de en rahatsız edici olanıdır. Petrol zenginlikleri onlara insan hakları eleştirilerinden bağışıklık kazandırmış ve küresel ölçekte etki yaymalarına olanak tanımıştır. Liderlerimizin Suudi kraliyetinin önünde eğilip bükülürken, onların zulümlerini görmezden geldiğini izledim.
Kanada ve İran, sırasıyla $33 ve $27 trilyon ile ilk beşi tamamlıyor. Kanada, çevresel sonuçları umursamadan agresif bir şekilde petrol kumları çıkarırken dünyaya temiz bir imaj sunuyor. Bu arada, İran'ın geniş kaynakları, sıradan vatandaşlara liderlerden daha fazla zarar veren yaptırımlar altında kalıyor.
Oyun ayarlanmış, dostlar. Bu doğal kaynak kralları sadece zenginliğe sahip değil—güce de sahipler. Tedarik zincirlerini kontrol ediyorlar, pazarları manipüle ediyorlar ve diğer ulusları bağımlılığa zorluyorlar. Bir sonraki enerji faturanız fırladığında, ipleri kimin gerçekten çektiğini hatırlayın.
Sizce hangi kaynak açısından zengin ülke gücünü en açık şekilde kötüye kullanıyor?
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Doğal Kaynak Zenginliği Hakkında Gizli Gerçek - Dünyanın Hazinelerini Gerçekten Kim Kontrol Ediyor?
Küresel kaynak dağılımı üzerindeki verileri incelemeye başladım ve bulduğum şey gerçekten rahatsız edici. Dünyanın zenginliği sadece banka hesaplarında yatmıyor—ayaklarımızın altında gömülü, geri kalanımız üzerinde muazzam bir güç kullanan birkaç ülke tarafından kontrol ediliyor.
Rusya, doğal kaynaklar açısından $75 trilyon ile zirvede yer alıyor. Burada Batı'da yaşarken, politikacılarımızın onları şeytanlaştırırken, gaz, petrol ve nadir metallerin büyük rezervlerini gizlice kıskanmasını izlerken acı bir ironi hissetmeden edemiyorum. Doğal gaz tekeli, Avrupa üzerinde öyle bir hakimiyet sağlıyor ki, ne kadar yaptırım uygulansa da bu durum kırılmıyor.
Kendi ülkem, Amerika Birleşik Devletleri, $45 trilyon kaynakla ikinci sırada. Ama dürüst olalım—bu zenginlikler ortalama Amerikalılara fayda sağlamıyor. Şirket devleri kömürümüzü, ağaçlarımızı ve altınlarımızı çıkarırken, politikacılar kampanya bağışlarını alıyor. Yıkılmış madencilik kasabalarını birinci elden gördüm. Zenginlik yukarı akıyor, asla aşağı değil.
Suudi Arabistan'ın $34 trilyon kaynak imparatorluğu belki de en rahatsız edici olanıdır. Petrol zenginlikleri onlara insan hakları eleştirilerinden bağışıklık kazandırmış ve küresel ölçekte etki yaymalarına olanak tanımıştır. Liderlerimizin Suudi kraliyetinin önünde eğilip bükülürken, onların zulümlerini görmezden geldiğini izledim.
Kanada ve İran, sırasıyla $33 ve $27 trilyon ile ilk beşi tamamlıyor. Kanada, çevresel sonuçları umursamadan agresif bir şekilde petrol kumları çıkarırken dünyaya temiz bir imaj sunuyor. Bu arada, İran'ın geniş kaynakları, sıradan vatandaşlara liderlerden daha fazla zarar veren yaptırımlar altında kalıyor.
Oyun ayarlanmış, dostlar. Bu doğal kaynak kralları sadece zenginliğe sahip değil—güce de sahipler. Tedarik zincirlerini kontrol ediyorlar, pazarları manipüle ediyorlar ve diğer ulusları bağımlılığa zorluyorlar. Bir sonraki enerji faturanız fırladığında, ipleri kimin gerçekten çektiğini hatırlayın.
Sizce hangi kaynak açısından zengin ülke gücünü en açık şekilde kötüye kullanıyor?